inside leg

WordReference tam bu tümceyi çeviremiyor ancak her bir kelimeye tıklayarak anlamını görebilirsiniz.

Aradığınız tam cümleyi bulamadık.
"inside" için olan girdi aşağıda gösterilmektedir.

Ayrıca bakınız: leg

Temel Çeviriler
İngilizce		Türkçe
inside adv	(indoors)	içeride z.
	I stay inside when it is cold outside.
	Dışarıda hava soğukken içeride kalmayı tercih ederim.
inside prep	(in the interior of)	içinde, içerisinde z.
	He stayed inside the room for three hours.
inside n	(interior)	iç, içerisi, iç kısım i.
	The inside of the house is beautiful.
	Evinin içi çok güzel.
inside prep	(within)	içine, içeride z.
	The child was drawing inside the square.
	Çocuk karenin içine bir şeyler çiziyordu.
inside n	(inner edge)	iç, içerisi i.
	You need to keep your feet on the inside of the line.
	Ayaklarını çizginin içinde tutman gerekiyor.
inside prep	(within: the mind or body) (kalbinde, vb.)	içinde z.
	Deep inside himself he felt a need to preach the Gospel.
insides npl	informal (internal organs)	iç organlar çoğ. i.
	The pigeon was dead and you could see its insides.

Ek Çeviriler
İngilizce		Türkçe
inside adj	(positioned on the inside)	iç taraftaki s.
	The inside car is in the lead.
inside adj	figurative (from a position of knowledge)	içteki s.
	The inside rumour was that he was going to be sacked.
inside adv	slang (in prison)	hapiste, kodeste, cezaevinde z.
	(gayri resmi)	içeride z.
	My uncle spent ten long years inside.
inside n	(position of knowledge)	iç i.
	(mecazlı)	perde arkası i.
	With that government, nobody knows what happened on the inside.
inside prep	informal (in less time than) (zaman)	içerisinde z.
	I can finish this inside thirty minutes.

Bileşik Şekiller:
İngilizce		Türkçe
inside information n	(confidential details)	içeriden sızan bilgi/haber i.
	The company should limit the number of employees with access to inside information.
inside joke n	(private joke understood only by a few)	sadece grup içinde anlaşılan şaka i.
	It's an inside joke at our office that Pete never makes the tea.
inside of [sth] prep	informal (within, in [sth])	içinde, içerisinde z.
	Something was rattling inside of the box.
inside of [sth] prep	(time: within) (zaman)	içinde z.
		zarfında z.
	My order arrived by post inside of a week.
inside out adv	(the wrong way round)	tersyüz, içi dışına dönmüş s.
	(giymek, vb.)	ters z.
	(bilmek, vb.)	çok iyi/içini dışını z.
	That jumper's on inside out.
	I put my fur gloves on inside out; the fur is on the outside.
inside out, inside-out adj	(inverted)	ters s.
		tersyüz s.
Not: hyphen omitted when term is an adjective after a noun
	He put his shirt on so quickly he didn't notice it was inside out.
nest inside [sth] vi + prep	(fit inside [sth] larger)	iç içe girmek geçişsiz f.
	The dolls nested inside each other.
nest [sth] inside [sth] vtr + prep	(fit inside [sth] larger)	iç içe koymak/yerleştirmek, iç içe geçirmek geçişli f.
	When you do not need to use the tables, you can nest them inside one another.
nest [sth] inside [sth] vtr + prep	(computing) (bilgisayar)	yuvalamak f.
	The programmer nested the subroutine inside the main routine.

inside leg' sözcüğü/sözcükleri ile ilgili forum tartışmaları:

Turkish forumda "inside leg" konulu tartışma bulunamadı

inside crook of a dog leg - English Only forum

Go to Preferences page and choose from different actions for taps or mouse clicks.

Reklamlar

Reklamlar

Uygunsuz bir reklamı rapor et.
WordReference.com WORD OF THE DAY GET THE DAILY EMAIL!

Siteyi reklamsız görüntülemek için WordReference Destekçisi olun.